11 Şubat 2009 Çarşamba

Lady

Az önce bir kadını okudum. Hikayelerini. Güzel yazmıyor. Yine de ilginç bir şekilde estetik. Duyguyu iyi veriyor. Ne demekse bu da. Etkiliyor yani. Etkilendim. Çevremdeki herkesin -biri hariç, o hariç- "vay be" diyeceği türden bir hayat yaşamış. Sanırım hala da yaşıyor. Maceracı, aklına eseni yapan, cesur ve farklı. Özellerden. Ben o kadar cesur olamam mesela. Alem ne der korkusu herhalde. Ya da, ya da bilemiyorum işte. Henüz vakti gelmediği içindir. Belki "ego" dandır :) Neyse, geçiniz. Ne diyordum? Ha evet, özel kadın. Seyahat, sanat, aşk ve erkekler üzerine bir sürü şey yazmış. Yaşamış hepsini. Yaşatarak yazmış. Bravo. En önemlisi, samimi. Ama stil sahibi değil. Kendisi evet, ama yazıları değil. Sanatçıymış; tiyatro, müzik, edebiyat, sinema, fotoğraf... ne ararsan durumu. Güzel bir kadın olduğuna da eminim. Peki ben neden onu anlattım şimdi? Yarın ilk iş, "vay be" demeyecek "hariç" kişiye okutacağım onu. Fazla alay eder olduk çünkü. Dengeye ihtiyacımız var. İçimizdeki lady uyansın artık o güzellik uykusundan. Bakalım güzelleşmiş mi?

Hiç yorum yok: